(TÜRK DİGİTALS HABER MERKEZİ)MHP Lideri Devlet Bahçeli Partisinin grup toplantısında konuştu.Bahçeli, “Cumhur İttifakı milletin ruh köküdür” dedi.Bahçeli’nin grup toplantısında oturarak konuşması ise dikkatlerden kaçmadı.
Diyarbakır Barosu’nun sivri ve sipariş açıklamasıyla hangi emel ve hedefleri canlı tutmak istediği de gözden uzak tutulamaz.
MHP Lideri Bahçeli ,Mardin ve Diyarbakır’da yaşanan anız yangını hakkında ise şu ifadeleri kullandı:
Ayrıca 20 Haziran günü, Diyarbakır’ın Çınar ilçesiyle Mardin’in Mazıdağı ilçesi arasında çıkan ve hızla yayılan anız yangınından zarar gören vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, bu felaketten mülhem vefat eden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, tedavi altında bulunan vatandaşlarımıza da geçmiş olsun diyorum.
Anız yangınını bahane ederek potansiyel nefretlerini dışa vuran, kinlerini deşifre eden her kim ya da kimler varsa tescilli Türkiye muhalifi ve milli birlik muarızıdır.
Diyarbakır Barosu’nun 22 Haziran’da yaptığı açıklamada, sosyal medya aracılığıyla Kürt kökenli kardeşlerimize hakaret ve nefret içerikli paylaşımlarda bulunanlar hakkında suç duyurusunda bulunulduğu ifade edilmiştir.
Hiçbir Türk vatandaşı böylesi bir fahiş ve feci yanlışın içinde olamaz.Hiçbir sağduyu ve vicdan sahibi Türk vatandaşı bu tip ayırıcı ve bölücü bir komplonun kıyısında köşesinde, yanında yöresinde yer alamaz.
Sosyal medyada tedavüle sokulan kara kampanyanın, müfteri ve müfsit ifadelerin failleri bu milletin zaten evladı olarak görülemez.Ancak Diyarbakır Barosu’nun sivri ve sipariş açıklamasıyla hangi emel ve hedefleri canlı tutmak istediği de gözden uzak tutulamaz.
Anız yangınını fırsat bilip bin yıllık kardeşliğimizi ateş altına almak isteyen provokatörler az çok bellidir, fakat onların şirret oyunlarını bozmak ise hepimize düşen milli bir ödevdir.
Kaldı ki bugüne kadar ağaçların, orman canlılarının, doğal güzelliklerin nasıl yakıldığını, nefes borumuz olan yeşil alanların nasıl küle dönüştürüldüğünü ve bunların müsebbiplerinin kimler olduğunu sanıyorum bilmeyen, duymayan ve tanımayan yoktur.
Üçüncü Dünya Savaşı’yla ilgili alarm zilleri çalanlara her gün yenileri eklenmektedir.
MHP Lideri Bahçeli,Sırbistan Devlet Başkanı Vuçiç ve Hakan Fidan’ın 3.Dünya Savaşı ifadeleri hakkında şu açıklamalarda bulundu:
Üçüncü Dünya Savaşı’yla ilgili alarm zilleri çalanlara her gün yenileri eklenmektedir.
Bazı Avrupa ülkeleri silah ve mühimmat siparişlerine çok ciddi bütçe ayırırken, bazıları da muhtemel bir savaş ortamı öngörüsüyle askeri, lojistik ve stratejik hazırlıklarını ikmal etmeye başlamıştır.Sırbistan Cumhurbaşkanı daha ileri giderek, dünyada üç ya da dört ay içinde büyük bir çatışmanın yaşanacağını iddia etmiş, ABD eski başkanı Trump ise dünya savaşı çıkmadan Kasım ayında yapılacak seçime ulaşabilme umudunu dillendirmiştir.
Bunun yanı sıra İngiliz The Economist dergisi de son sayısında savaş manşetini atmıştır.Yani anlayacağınız son zamanlarda yeni bir dünya savaşı riski sürekli olarak telaffuz edilmektedir.
Küresel ve bölgesel basınçtaki yükseklik kontrol sınırlarından taşmakla birlikte; uluslararası anlaşmazlıklar, ekonomik cepheleşmeler, ticari restleşmeler, jeopolitik hesaplaşmalar artış kaydetmektedir.
Türkiye’miz her türlü senaryoya göre milli güç unsurlarını tetikte ve teyakkuzda tutmak durumundadır.
Doğu ve Kuzey Afrika bunalım kapanındadır.Doğu Avrupa ülkeleri huzursuz ve sancılıdır.Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin Çin ziyaretinden sonra bu defa Kuzey Kore’ye gitmiş, iki ülke arasında stratejik mahiyetli silah ve savunma anlaşmaları imzalanmıştır.
Putin’in, NATO’nun odağını giderek Asya-Pasifik’e kaydırdığını ve bu hamleye karşı mücadele edeceklerini söylemesi tedirgin ve endişeli bekleyişleri kesintisiz tırmandırmaktadır.Dünya olağanüstü nitelikli siyasi, stratejik, ekonomik, ticari ve diplomatik taşkınlıkların yaşandığı bir döneme paldır küldür giriş yapmıştır.
Ortaya çıkan, günbegün derinleşen küresel denge kaybının düzeltilmesi hususunda ihtiyaç olan diyalog, müzakere, görüşme, temas, mutabakat arayışlarının şimdiye kadar yetersiz kaldığı, silah seçeneğinin gündeme alındığı görülmektedir.
Rusya ile Ukrayna arasında süregelen savaşın barışla sonuçlanması için yapılan çağrıların şimdiye kadar cevap bulmadığı da ortadadır.İsviçre’nin evsahipliğinde 15-16 Haziran 2024
Fener Rum Patrikhanesi’nin statüsü bellidir.
Bahçeli,Ukrayna Barış Zirvesi’ne Fener Rum Partiği’nin davet edilmesi hakkında ise şunları söyledi:
Fener Rum Patrikhanesi’nin statüsü bellidir.Patrikhane, sadece Ortodoks Rum azınlığın dini ihtiyaçlarını yerine getirmesi için Türkiye topraklarında kalmasına izin verilen ve Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına bağlı olan bir kurumdur.
İdari açıdan Fatih Kaymakamlığına bağlı olmakla birlikte seçilmiş Patrik de Türk vatandaşıdır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları içinde Konstantinopolis diye bir şehir yoktur, Ekümenik unvanının hukukiliği ve meşruluğu yoktur, tam tersi iddiada bulunanların alayı Bizans sevdalısı, Müslüman Türk milletinin azgınlaşmış hasımlarıdır.
İstanbul’u ikinci Vatikan’a dönüştürmeye hiç kimsenin gücü yetmez.Fethimizin emaneti İstanbul, aynı zamanda milli ve manevi namusumuzun timsalidir.
Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerif’in aslına rücu etmesi ve Müslümanların ibadetine açılması pek çok çevreyi ürkütmüş, o günden bugüne de hepsini birden deliye çevirmiştir.
Ekümenik kartını devreye sokanlara zikreden dilimizle, şükreden kalbimizle, sabreden bedenimizle mukabele ve mukavemet göstereceğiz.
MHP’yi Sorgulatmayız
Bahçeli:CHP’nin normalleşmesi PKK’nın normal görülmesidir. Ekonomiden şikayet ederler ne bir projeleri ne bir önerileri vardır. Anayasa’ya uyulması çağrısını papağan gibi tekrarlarla yeni anayasa için ne teklifleri ne de hazırlıkları söz konusudur. Havanda su dövmekten başka hiçbir şey yapmazlar. DEM’i hayranlıkla onaylarlar. Cumhur İttifakı’nı kötülemek için yarış halindeler. Kayseri’deki adli vakadan dolayıp MHP’yi karalamaya namertçe tevessül ederler. 1 Temmuz’da başlayacak cinayet davası için tek ayak üstünde 40 yalan söylerler. Kimin kimlerle iş tutuştuğunu, hangi iftira düzeneklerinin hazırlandığını çok iyi biliyoruz. davamızı üç beş çapulcunun keyfine göre yargılatamayız. MHP ve ülkü ocaklarını sorgulatamayız. bizi sindirmeye çalıştıklarını görmediğimiz mi sanılıyor. MHP ile aşık atılamaz.
1 Temmuz’daki davaya sadece avukatlarımız katılacak
MHP Lideri Bahçeli 1 Temmuz’da görülecek olan Sinan Ateş davası ile ilgili olarak”1 Temmuz’da başlayacak malum cinayet davası ile partimizi ilişkilendirmek için tek ayak üstünde 40 yalan söylerler. Kimin kimlerle iş tutuştuğunu, sağda solda neler konuşulduğunu çok iyi biliyoruz. Davamızı 3-5 çapulcunun keyfine göre yargılatamayız. Ortalıkta gezen kuklaların başlarının tahrikiyle MHP’yi ve Ülkü Ocakları’nı sorgulatamayız. Bizi sindirmeye çalıştıklarını görmedik mi sanılıyor? MHP ile aşık atılamaz. 1 Temmuz’daki davaya sadece avukatlarımız katılacak, bunun dışında kimse ortalıkta bulunmayacaktır. Kim ne biliyorsa mahkemeye sunsun da hepsinin ense tıraşını görelim.”ifadelerini kullandı.