(AA) – Meclis gündeminde bulunan teklifle kısa çalışma ödeneğine hak kazanabilmek için işsizlik ödeneği hak kazanma koşullarından bağımsız olarak prim koşulları belirlenecek.
Kısa çalışma olarak ödenen süreler sonraki işsizlik ödeneği hak sahipliği sürelerinden düşülecek. Düzenleme ile eski hak sahiplikleri kısa çalışma ödeneği almak için engel teşkil etmeyecek. Bu sayede uygulamanın etkinliği arttırılacak.
AA muhabirinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerinden derlediği bilgiye göre, uygulamanın hedef kitlesinde Kovid-19 ölçeğinde 329 bin kişi, “döviz etkisi” ölçeğinde ise 9 bin kişi yer alıyor. Teklifin yasalaşması halinde maliyetin, Kovid-19 ölçeğinde 2,1 milyar lirayı, “döviz etkisi” ölçeğinde 10,5 milyon lirayı bulacağı tahmin ediliyor. Maliyetin, bu yıl için 5,8 milyon liraya ulaşması öngörülüyor.
Düzenlemeyle, ilave istihdamın sağlanması ve özel politika gerektiren kadın, genç ve mesleki yeterlilik belgesi sahibi olan işsizlerin istihdamının desteklenmesi amacıyla 2011 yılından bu yana uygulanan ve yüzde 55’i kadın olmak üzere yıllık ortalama 650 bin kişinin yararlandığı teşvik uygulamasına 31 Aralık 2025’e kadar devam edilecek, uygulamanın 31 Aralık 2026’ya kadar uzatılabilmesi için Cumhurbaşkanına yetki verilecek.
Özel politika gerektiren gruplar içinde yer alan en az 6 aydır işsiz kadın, genç ve mesleki yeterlilik belgesi sahipleri ile bu grupları ortalama çalışan sayısına ilave olarak çalıştırmak isteyen özel sektör iş yerleri bu değişikliğin hedef kitlesini oluşturuyor.
Uygulamanın 650 bin sigortalı için maliyetinin, bu yıl 24,6 milyar lira, 2025 yılında 32,7 milyar lira, 2026 yılında devam etmesi halinde ise 37,6 milyar lira olacağı tahmin ediliyor.
Söz konusu değişiklikle uygulamasına devam edilecek teşvikten yararlanma şartları, temel olarak sigortalı yönünden 6 aydır işsiz olma; iş yeri yönünden ise kişinin istihdam edildiği tarihten önceki son 6 ayın ortalama sigortalı çalışan sayısına ilave olarak istihdam edilmesi olarak sıralanıyor. Özel sektör işverenlerine, sosyal güvenlik sigorta primi işveren payının tamamı oranında yani yüzde 20,5 oranında bir destek sağlanıyor. 2024 yılı için 4 bin 100,51 ila 30 bin 753,84 lira tutarında destek sağlanması planlanıyor.
18 yaş ve üzeri kadınları istihdam eden iş yerlerine 24 ila 54 ay, 18-29 yaş arası erkekleri istihdam eden iş yerlerine 24 ila 54 ay, 29 yaş ve üzeri erkekleri istihdam eden iş yerlerine 6 ila 30 ay süreyle destek sağlanıyor. İŞKUR’a kayıtlı olunması durumunda destek süresine 6 ay ekleniyor. Çalışmaktayken mesleki yeterlilik belgesi alanlar, mesleki ve teknik eğitimi tamamlayanlar veya iş gücü yetiştirme kurslarını bitirenleri istihdam eden iş yerlerine 12 ay süreyle destek sağlanıyor.
2023’te asgari ücret desteği tutarı yaklaşık 34 milyar lira
Teklifle asgari ücret tutarındaki artışlardan dolayı işverenlerin işçilik maliyetlerinin azaltılması, artan işçilik maliyetlerinin istihdamı olumsuz etkilememesi, koruması ve kayıt dışına yönelmemesi amaçlarıyla SGK’ye ödeyecekleri sigorta prim borçlarından mahsup edilmek üzere getirilen asgari ücret işveren desteğinin devam etmesi de planlanıyor.
Destek 2016, 2017 ve 2018 yıllarında aylık 100 lira, 2019 yılında çalışan sayısı 500 ve üzerinde olan iş yerleri için aylık 101 lira, 500’den az çalışanı olan işyerleri için aylık 150 lira, 2020 ve 2021 yıllarında aylık 75 lira, 2022 yılı son 6 ayda 100 lira, 2023 yılı ilk 6 ayda 400 lira, son 6 ayda ise aylık 500 lira olarak uygulandı. Asgari ücret desteği 2016 ve 2017 yıllarında Hazineden, sonraki yıllarda ise İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılandı.
Düzenlemenin yasalaşması halinde bu yıl ocak-aralık döneminde sigortalı başına günlük 23,33 lira, aylık 700 lira olarak işveren desteği verilecek. Bu durumda asgari ücret desteğinin yıllık maliyetinin yaklaşık 56,5 milyar lira olarak gerçekleşmesi öngörülüyor.
Asgari ücret desteği uygulamasında tüm iş yerlerinin tüm çalışanları için destekten faydalanmasından ziyade asgari ücret düzeyine yakın kazanç bildiriminde bulunan küçük ve orta ölçekli işletmelerin desteklenerek asgari ücret artışından kaynaklı işten çıkarmaların ve kayıt dışı istihdama yönelmelerin önlenmesi amaçlanıyor.
Baz alınacak kazanç düzeyinin daha düşük belirlenmesi halinde destekten faydalanmaya esas sigortalı sayısı ve gün sayısı azalacak işverenler daha az destekten faydalanacak, yüksek belirlenmesi halinde ise destekten faydalanmaya esas gün sayısı ve sigortalı sayısı artacağından işverenlere verilen destek tutarı artış gösterecek, İşsizlik Sigortası Fonu açısından maliyet artacak. Destek, İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacak.
2023 yılında toplam asgari ücret desteği tutarının yaklaşık 34 milyar lira olacağı tahmin ediliyor. Böylece 2016 yılından bu yana asgari ücret desteği toplam tutarının yaklaşık 85,4 milyar lira olacağı öngörülüyor.