İZMIR (AA) – Alsancak’ta 19. yüzyılın ikinci yarısında ticaret hacmindeki hızlı büyümeyle birlikte açılan ve 2004 yılına kadar Tekel’in bir işletmesi olarak üretim faaliyetlerine devam eden fabrika, yeni bir vizyonla işlevini sürdürüyor.
Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile İzmir Rölöve Anıtlar Müdürlüğü koordinasyonunda 2022 yılında başlatılan restorasyon ve renovasyon çalışmaları sonucu 29 Nisan 2023’te hizmete açılan İzmir Kültür Sanat Fabrikası, her yaş grubundan misafirini ağırlıyor.
Yeni nesil kültür sanat merkezine dönüşen alanda Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, İzmir Resim ve Heykel Müzesi, Atatürk İhtisas Kütüphanesi, Alsancak Halk Kütüphanesi, Türk Dünyası Müzik İhtisas Kütüphanesi, sanat ve eğitim atölyeleri, açık hava sineması ile sergi alanları yer alıyor.
Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’nde yaklaşık 6 bin, İzmir Resim ve Heykel Müzesi’nde ise 400 civarı eser ziyaretçilerle buluşuyor.
Türk Dünyası Müzik İhtisas Kütüphanesi’nde yaklaşık 100 bin, Alsancak Halk Kütüphanesi’nde 40 bin, Atatürk İhtisas Kütüphanesi’nde ise 10 bin kitap araştırmacıların hizmetine sunuluyor.
İzmir Kültür Sanat Fabrikası’nın ilgi çekici bölümleri Arkeoloji ve Etnografya Müzesi girişindeki yaklaşık 2 bin 300 yıllık Belevi Anıt Mezarı bölümleri ve replikası ile başlıyor.
En büyük bina Arkeoloji ve Etnografya Müzesi
İzmir Kültür Sanat Fabrikası Müdürü Şirin Ertem, AA muhabirine, yaklaşık 140 yıllık tarihiyle endüstriyel miras olan Alsancak Tekel Fabrikası’nın İzmirlinin belleğinde önemli bir yere sahip olduğunu söyledi.
İzmir Kültür Sanat Fabrikası’nın kentin kolay ulaşılabilir bir noktasında olduğunu aktaran Ertem, şöyle devam etti:
“Fabrikamızda bileşenlerimiz çok. Hepsi birbirinden kıymetli birimler hizmet veriyor. İzmir Resim Heykel Müzesi fabrikanın ikinci ana büyük binasını kapsıyor. Müzede 4 ana galeri, 2 geçici sergi salonumuz yer alıyor. Tanzimat Dönemi’nden günümüz çağdaş sanatına kadar pek çok sanatçının seçkin eserleri sanatseverlerle buluşuyor. İzmir Devleti Müzik Topluluğu alana yine farklı bir enerji katıyor. Türk dünyasından ezgileriyle danslarını icra ediyorlar. Kapalı ve açık alanlarda gerçekleştirdikleri müzik dinletileri, dans gösterileri, gençlere ve çocuklara verdikleri eğitim konserleriyle alanın yaşamasına katkıda bulunuyor.”
“Cazibe merkezine dönüşmüş durumda”
Şirin Ertem, sergilenen eserlerin, müzelerin teşhir alanlarında ya da depolarındaki parçalar olduğunu ifade ederek, “Her yaştan ziyaretçilerimizi kültür ve sanatla buluşturmayı hedefliyoruz. Fabrikamız 20 bin metrekare kapalı alan ve 9 bin 200 metrekare açık peyzaj ve rekreasyon alanlarına sahip. Fabrikamız kentin yeni cazibe merkezi haline dönüşmüş durumda.” dedi.
İzmir Kültür Sanat Fabrikasının restorasyon tekniklerinden altyapı sistemlerine, yerel kültürel yaşamı destekleyen yapısından gelecek nesillere taşıdığı kültürel mirasa her yönüyle sürdürülebilirlik prensiplerine tam uyumlu olduğunu belirten Ertem, yapının sürdürülebilirlik denetim süreçlerini tamamlayarak “Biosphere” sertifikası almaya hak kazandığını da dile getirdi.
Müzede sergilenen eserlerin tamamının İzmir ve çevresi buluntularından oluştuğu bilgisini veren Şirin Ertem, yapının ikinci büyük binasının ise İzmir Resim ve Heykel Müzesi olarak işlevlendirildiğini aktardı.
Ertem, İzmir Kültür Sanat Fabrikası’nın Ege’nin en büyük Atatürk İhtisas Kütüphanesi’ne ev sahipliği yapması açısından da ayrı bir öneme sahip olduğuna işaret ederek, fabrikada çocuk, genç ve yetişkinler için özel çalışma ve etkinlik alanları ile bir de sanat sokağı bulunduğunu kaydetti.
Şirin Ertem, Alsancak Halk Kütüphanesi, Atatürk İhtisas Kütüphanesi ve Türk Dünyası Müzik İhtisas Kütüphanesi, BKM Mutfak Atölyesi ve sanat atölyeleri ile fabrikanın İzmir’e nefes aldıracağını da sözlerine ekledi.
Muhabir: Efsun Erbalaban Yılmaz