(AA) – Duda, haftalık “Sieci” dergisine verdiği demeçte, Polonya’nın hem kendi iç pazarını hem de Avrupa Birliği (AB) pazarını korumakla yükümlü olduğunu belirtti.
Varşova’nın, Avrupa Komisyonu’nun aldığı karar doğrultusunda 15 Eylül’den itibaren Ukrayna’dan Polonya’ya tahıl ihracatına uygulanan ambargonun kaldırılmasına karşı olup olmadığı sorusu üzerine Duda, Polonya hükümetinin Ukrayna’nın tarım ürünlerine yönelik ithalat yasağını uzatacağını kaydetti.
Duda, “Ukrayna’nın Rus saldırganlığına karşı savunmasını tutarlı şekilde desteklediğimiz aşikardır ancak bizim en önemli yükümlülüğümüz, Polonya’nın çıkarlarını korumaktır. Dolayısıyla iç pazarın ve AB pazarının savunulmasıdır. Devletler arasındaki alanda tarihi gerçekleri kabul etmek de bizim çıkarımıza olacaktır.” ifadelerini kullandı.
Duda’nın Dış Politika Başdanışmanı Marcin Przydacz’ın “Kiev’in Varşova’dan aldığı yardımın kıymetini bilmediği” yönündeki açıklamaları üzerine Duda, şunları kaydetti:
“Burada Ukraynalı dostlarımızın her gün medyada ‘Teşekkür ederim, teşekkür ederim, teşekkür ederim.’ demelerinin gerektiği kastedilmedi. Bunu sıradan insanlardan çok sık duyuyoruz ve çok takdir ediyoruz ancak Ukraynalı yetkililerden, kendi çıkarlarımız ve yükümlülüklerimiz de dahil olmak üzere bazı konularda anlayış bekliyoruz.”
Ukrayna ile yaşanan diplomatik kriz
Polonya’nın Kiev Büyükelçisi Bartosz Cichowski, 1 Ağustos’ta Przydacz’ın “Ukrayna’nın, Polonya’dan aldığı destek için daha fazla minnettarlık göstermesi gerektiği” yönündeki yorumları üzerine Ukrayna Dışişleri Bakanlığına çağrılmıştı.
Polonya Dışişleri Bakanlığı da Ukrayna’nın Varşova Büyükelçisi’ni çağırmış ve duruma tepki göstermişti.
Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki de sosyal medya paylaşımda, “Rusya’nın Ukrayna’yı işgal ettiği gün, Kiev’de tek kalan temsilci olan Polonya Büyükelçisi’nin Ukrayna Dışişleri Bakanlığına çağrılması asla gerçekleşmemeliydi.” ifadesini kullanmıştı.