(AA) – AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Türkiye’nin
uzay çalışmaları, bu alandaki ihtiyaçların AR-GE yoluyla karşılanması ve
bilgi birikimi oluşturulması hedefiyle başladı.
Türkiye’nin
uzay serüveninin başlaması, yer gözlem uyduları geliştirme
çalışmalarının temellerinin atıldığı 1990’lı yıllara dayanıyor. Ülkede
2001-2003 döneminde ise devlet desteği ve teknoloji transferi yöntemiyle
bu çalışmalar yürütüldü.
Türkiye Uzay Ajansının (TUA) 2018’de
kurulmasının ardından devlet politikalarına uygun uzay çalışmalarının
yürütülmesine öncelik verildi.
Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2021’de ilan edilen Milli Uzay Programı
kapsamında ilk Türk astronot Alper Gezeravcı, 19 Ocak’ta Uluslararası
Uzay İstasyonu’na 13 bilimsel deney yapmak üzere gönderildi.
“Uzay
vatan”da oluşan ve 1 trilyon doları bulması beklenen ekonomiden pay
almak isteyen Türkiye’nin sıradaki hedefi, “Ay Projesi”ni hayata
geçirmek. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde bu kapsamda
çalışmalarını sürdüren Türkiye, 2026’da Ay’a ilk uzay aracını göndermeyi
planlıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, projeye
yönelik “Ay’a kendi geliştirdiğimiz ve ürettiğimiz uzay aracıyla
erişeceğiz.” değerlendirmesinde bulunmuştu.
Türkiye’nin uzay çalışmalarında, çok sayıda uydu ve roket projesi yer alıyor.
Bu projelerden bazıları şöyle:
BİLSAT
uydusu: Türkiye’nin ilk uzaktan algılama uydusu BiLSAT, 2003’te
yörüngeye yerleştirildi. Yapımında İngiliz bir şirketle işbirliği
yapıldı ve Türk araştırmacılara, uydu yapım sürecini öğrenmeleri ve
bağımsız uydu yapabilme yeteneği kazanmaları için eğitim verildi. BİLSAT
projesi kapsamında TÜBİTAK UZAY tesislerinde yer istasyonu ve uydu
üretim/test laboratuvarları kuruldu. Yerli imkanlarla Çok Bantlı Kamera
(ÇOBAN) ve Gerçek Zamanlı Görüntü İşleme (GEZGİN) kartı tasarlandı. Bu
ekipmanlar, uzay alanında Türkiye’de tasarlanan ve üretilen ilk ürünler
olarak tarihe geçti.
RASAT uydusu: BİLSAT uydusu
yapılırken işin daha iyi öğrenilebilmesi için mühendislik modeli
sayılabilecek yerli üretilen ilk yer gözlem uydusu RASAT oldu. RASAT,
2004’te devlet desteğiyle geliştirilmeye başlandı. Tamamı Türkiye’de
Türk mühendisler tarafından tasarlanıp üretilen ve 2011’de fırlatılan
milli gözlem uydusu RASAT ile Türkiye, uydu teknolojisinde söz sahibi
ülke haline geldi.
GÖKTÜRK 2 uydusu: Bu proje,
2007-2012 döneminde Türk Hava Kuvvetlerinin yüksek çözünürlüklü
istihbarat uydusu ihtiyacını karşılamak için TÜBİTAK UZAY’ın ana
yürütücülüğünde, TUSAŞ firmasıyla gerçekleştirildi. Aralık 2012’de
fırlatılan uyduyla Türkiye, kendi imkanlarıyla yüksek çözünürlüklü yer
gözlem uydusu üretebilen 16 ülkeden biri olmayı başardı.
GÖKTÜRK
1 uydusu: GÖKTÜRK1 çalışmaları kapsamında, uzay ve uydu sistemlerine
yönelik teknoloji, uzman insan gücü ve altyapı oluşturulması amaçlandı.
Türkiye’nin gelecekteki gözlem ve haberleşme uydularının yurt içinde
üretilmesine yönelik kritik altyapı olan Uydu Montaj, Entegrasyon ve
Test (USET) Merkezi kuruldu. Uydunun çevresel ve işlevsel testleri
burada gerçekleştirildi. Türk Silahlı Kuvvetlerinin hedef istihbaratına
yönelik uydu görüntüsü ihtiyacını karşılamak amacıyla üretilen uydu,
2016’da uzaya fırlatıldı.
Türksat uyduları
Türkiye’nin
uzay çalışmalarında Türksat uyduları da önemli yer tutuyor. Türksat 3A
uydusu 2008’de, Türksat 4A 2014’te, Türksat 4B ise 2015’te uzaya
gönderildi. Türksat 5A ve Türksat 5B uydularının fırlatma işlemi de
2021’de gerçekleştirildi.
Türksat 5A, mevcut
haberleşme uydularını destekleyecek şekilde hizmet sunuyor. Söz konusu
uydu Türkiye, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Orta Batı Afrika, Güney
Afrika, Akdeniz, Ege Denizi ve Karadeniz’i kapsayan geniş bir coğrafyada
televizyon yayıncılığı ve veri haberleşme hizmetleri sunuyor. Bu uydu,
çok daha kaliteli televizyon yayıncılığı ve haberleşme hizmeti sağlıyor.
Türksat 5B uydusuyla haberleşme ve internette yüksek kapasite artışı sağlandı.
Türksat
5B, Türkiye’nin uydu veri kapasitesini 15 kattan fazla artırdı. Uydu,
Türkiye’nin yanı sıra Orta Doğu’nun tamamı, Basra Körfezi, Kızıldeniz,
Akdeniz, Kuzey ve Doğu Afrika, Nijerya, Güney Afrika ve yakın
coğrafyadaki komşu ülkeleri kapsıyor.
Türksat
6A’nın yapım çalışmaları da hızla devam ediyor. Uydunun kullanılacak alt
sistemleri, uydu yer istasyonu ve yazılımları milli imkanlarla
geliştiriliyor. Türksat 6A, Türkiye’nin yanı sıra Avrupa, Kuzey Afrika,
Orta Doğu ve Asya’nın büyük bölümüne hizmet sunacak. Türkiye dünya
üzerinde haberleşme uydusu üretip geliştirebilen ülkeler arasına adını
yazdıracak.
İMECE uydusu
Türkiye, metre
altı çözünürlüğe sahip yerli ve milli ilk gözlem uydusu İMECE’yle,
sıfırdan yer gözlem uydusu ve yer istasyonu alt sistemlerini tasarlayıp
üretebilecek kabiliyete sahip ülke konumuna geldi.
Elektro-optik
kamera dışında, elektrikli itki sistemi, güneş algılayıcı, yıldız
izler, tepki tekeri, küresel konumlandırma sistemi alıcısı,
manyetometre, X bant haberleşme ekipmanı ve anteni, S bant haberleşme
ekipmanları ve antenleri, güç düzenleme ve dağıtım ekipmanları, uçuş
bilgisayarı, uçuş yazılımları, yer istasyonu anteni, yer istasyonu
yazılımları İMECE projesi kapsamında yerli olarak geliştirildi.
Savunma sanayisi projeleri
Savunma
sanayisi şirketlerince geliştirilen hava savunma ve füze sistemleri de
ülkenin uzay ve havacılıktaki başarısında önemli rol oynuyor.
Bu
kapsamda, 2011’den bu yana sırasıyla SOM, CİRİT, SOM-A, BORA, HGK-1,
MAM-L, L-UMTAS, HGK-84 , LHGK-84, KGK-82, UMTAS , MAM-C, TEBER, KGK-83 ,
HGK-82, OMTAS, SORS, HİSAR-O, ATMACA, GÖKDOĞAN, BOZDOĞAN, MAM-T, BOZOK,
HGK-83 , TRLG-230, TAYFUN, SUNGUR, MİDLAS, SİPER, AKYA roket ve
füzeleri öne çıkan ürünler arasında yer alıyor.
Milli Uzay Programı
Türkiye’nin Milli Uzay Programı kapsamında Ay’a ilk temasın sağlanması hedefi için de çalışmalar sürüyor.
Ay
Projesi için hibrit itki sistemi, uçuş bilgisayarı ve pek çok yerli
uydu ekipmanı geliştirilecek. Ayın yörüngeden keşfinde kullanılacak ve
ay yüzeyine sert iniş gerçekleştirecek uzay aracı, milli imkanlarla
üretilecek.
Ayrıca yeni nesil uydu geliştirme alanında dünyayla rekabet edebilecek ticari bir marka ortaya çıkarılması hedefleniyor.
Ülkeye
ait bölgesel konumlama ve zamanlama sistemi geliştirilmesi, uzaya
erişim sağlanması ve bir uzay limanı işletmesi kurulması, uzay havası ya
da meteorolojisi olarak tabir edilen alana yatırım yapılması ve bu
alanda yetkinliğin artırılması ana hedefler arasında yer alıyor.
Türkiye’yi
astronomik gözlemler ve uzay nesnelerinin yerden takibi konularında
daha ileri seviyeye taşımak, ülkede uzay sanayi ekosistemini daha da
geliştirmek ve bir uzay teknolojisi geliştirme bölgesi kurmak da
programdaki başlıklar arasında öne çıkıyor.